Ne derler bilirsin: Bu dünyada çok fazla yeni bir şey yok, sadece eski problemler yeni insanların başına geliyor. İçinin sıkıldığı günleri iyi biliyoruz. Unutulur çoğunlukla, eskilerde yediğin lezzetli bir yemek gibi adeta.
Antik çağlarda bir ülkede, halk tarafından tanınmış bir politikacının, bir o kadar ünlü şair dostunun mahkemesinde yaptığı konuşmadan bir kesit. Bir ihtimal, belki de, halk tarafından tanınmış bir şairin, bir o kadar
“Hakikatin korkutucu ayazı öpecek ayaklarını ve karanlıkla aydınlatacak seni. Dar bir geçit, uzunca bir yol, uçsuz bucaksız volkanik kayalar eşlik edecek sana. Sesin bile duyulmayacak kapanınca yarık.” (Başlangıcı belirsiz) … ancak belirli
“Her gece kafamın içinde apar topar bir mahkeme kuruluyor. Hakiminden savcısına, davacısından izleyenlere, hatta mübaşir bile bana karşı ön yargılı gibi. Haksız da sayılmazlar üstelik. Karşı tarafın sunduğu iddialar ve onları destekleyen
“Sakın!” dedi sakince E., başladığın işi yarıda bırakmak gibi bir hata yapayım deme. Anlamazsın lakin birikir bu hatalar dönüşürler arsız birer yumağa. Sonra çalış çözmeye, çaresizlik içinde. Tüketirsin enerjini, varamazsın farkına. Günler